Ağustos’ta İstanbul’da Kalanlara: Sanat Dolu Bir Yaz İçin Sergi Takvimi
Bu yaz sanatın peşinden gitmek isteyenler için en özel sergileri kültür ve sanatın başkenti İstanbul'da bir araya getiriyoruz.
Tüm BMW
Modelleri
Tüm MINI
Modelleri
Tüm JAGUAR
Modelleri
Tüm LAND ROVER
Modelleri
Tüm BMW MOTORRAD
Modelleri
Bu yaz sanatın peşinden gitmek isteyenler için en özel sergileri kültür ve sanatın başkenti İstanbul'da bir araya getiriyoruz.
Yaz aylarında Ege'den Akdeniz'e kadar uzanan tatil planları yapılsa da şehirde kalmayı tercih edenler için oldukça yoğun bir sanat takvimi mevcut. Kültür ve sanatın başkenti İstanbul'da bu yaz sanatın peşinden gitmek isteyenler için en özel seçkileri bir araya getirdik. Bu kez takvimlerimizi önceden ayarlıyor, geçtiğimiz aylarda başlayıp hala devam eden ve gelecek günlerde bizlerle buluşmaya hazırlanan sergileri mercek altına alıyoruz. Hadi, şehirde birlikte sanatın peşinden gidelim!
Mat Collishaw: Aritmi, Borusan Contemporary
Fotoğraf: borusancontemporary.com
Küratörlüğünü Alice Sharp'ın üstlendiği Aritmi sergisi, Borusan Contemporary tarafından sunuluyor ve bilim ile sanat arasında bir köprü inşa ediliyor. Perili Köşk'te gerçekleştirilen sergi, yapay zekanın sanat eserlerinde kullanılmasından 19. yüzyıl felsefesinin optik yanılsamalarına kadar uzanıyor. Sergide bulunan eserler detaylı bir dökümantasyon ile anlatılıyor ve izleyici ile derin bir bağ kurulması sağlanıyor. Aritmi sergisi, hem Alman Rönesansına yön vermiş Cornelius Agrippa hem de Gilles Deleuze ve Hannah Arendt gibi 20. yüzyıl düşünürlerinin ortaya attığı kavramları farklı bir boyutla gözler önüne seriyor.
Ters Yüz PƎRⱯ, Pera Müzesi
Fotoğraf: peramuzesi.org
Suna ve İnan Kıraç Vakfı Oryantalist Resim Koleksiyonu'nda bulunan iki resimden yola çıkarak oluşturulan sergi; İstanbul'daki mevcut sanat kurumlarına dair çoklu bakış açılarını, küresel kapitalist ilişkileri ve yöreselleşen kültürel pratikleri bir araya getiriyor. Küreseller, Basamaklar ve Spekülasyonlar olmak üzere üç bölümden oluşan serginin ilk bölümünde; Guzmanya bitkisi, havuzlar, ışıklı tabelalar ve deterjan kokuları bu küresel kenti bir harabe olarak taklit ediyor. Basamaklar adlı bölümde, merdiven ve rampalarla dolu kentsel topografyaları temsil etmenin imkansızlığı vurgulanıyor. Spekülasyonlar bölümünde ise şiddeti harekete geçiren küresel ekonomik, estetik ve politik spekülasyonlar yorumlanıyor. 18 Ağustos'a kadar sürecek olan serginin katılımcıları arasında Arın Aydın, Aslı Serbest, Ayça Tuğran, Çisel Karacebe, Anıl Aydınoğlu, Dorian Beer, Elizaveta Boucke, Yelta Köm ve Mona Mahall yer alıyor.
Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar, Meşher
Fotoğraf: mesher.org
Küratörlüğünü Ebru Esra Satıcı ve Şeyda Çetin'in üstlendiği Göz Alabildiğine İstanbul Sergisi, 29 Eylül’e kadar ziyaret edebileceğiniz sergiler arasında. Nadide eserlerden oluşan sergi, 15. yüzyıldan 20. yüzyıla uzanan bir zaman dilimini kapsıyor. Panoramik İstanbul manzarasını farklı yıllardan tasvir eden sergi; kitaplardan albümlere, tablolardan gravürlere kadar 100'ün üzerinde eseri gözler önüne seriyor. İstanbul'un çok kültürlü yapısını yansıtan sergide Batılılar tarafından üretilen eserlere de yer veriliyor. Osmanlı Türk edebiyatı arasında diyalog kurma imkanı veren bu sergi, yaşadığınız coğrafyaya ait derinler izler barındırıyor.
Farz Et Ki Sen Yoksun, Arter
Fotoğraf: arter.org
Küratörlüğünü Selen Ansen'in üstlendiği Farz Et Ki Sen Yoksun sergisi bir koleksiyonerin hayallerini, hayata geçirdiklerini ve nesneler arasında kurulan yakınlıkları işliyor. 400'e yakın sanatçının eserlerinin bulunduğu sergide soyut bir kimlik kazanan nesnelerin kendi özgünlüklerini alması ve zamana meydan okumasıyla yepyeni bir dünya yaratılıyor. Sanatseverlere hem gerçek hem de kurmaca bir deneyim yaşatan sergi, her şeyin düştüğü bir dünyada tekrardan yükselişi hayal edebilmek için kaçış alanının bulunması gerektiğini hatırlatıyor. Serginin ismi, Ömer Hayyam'ın dizelerde yer verdiği gibi kendi benliğimizi aşarak yaşamı kucaklamamız gerektiğine dair atıfta bulunuyor. Sergiyi 29 Aralık’a kadar ziyaret edebilirsiniz.
Kīpuka, Zilberman Gallery
Fotoğraf: Kayhan Kaygusuz
2 Ağustos tarihine kadar sürecek olan Erinç Seymen'in solo sergisi Kīpuka, Mısır Apartmanı'nda sanatseverlerle buluşmayı bekliyor. Felaket, kontrol ve zamansallık arasında etkileyici bir diyalog kuran serginin ismi, Hawaii dilinde felaketin ortasında hayatta kalmayı başaran ve korunan kara parçalarından geliyor. Bu ayrışma, aslında dış dünyadan izole olma fikrinin metaforu olarak işlev görüyor. Felaketin zamansallığını araştıran sergi, bilgi ve bilinçsizlik arasındaki tutarsızlığa da vurgu yapıyor. Kīpuka madalyonun diğer yüzünü incelerken aynı zamanda krizlerin toplum içindeki birleştirici gücüne dair derin bir bakış açısı sunuyor.
Havaya Dair, Salt Galata
Fotoğraf: saltonline.org
Maddi, işitsel ve görsel deneyler aracılığıyla günümüzün en büyük problemlerinden biri olan hava kirliliğinin hem toplumsal hem de ekolojik boyutlarını ele alan Havaya Dair sergisi, doğaya karşı sorumluluğunu genişletmek isteyenlere bir davet sunuyor. Karbondioksit, azot dioksit, partikül madde gibi havadaki kimyasal bileşimleri ortaya çıkaran sergide hava kirliliği zehirlilik derecesine göre bir renkle tasvir ediliyor. Zehirliliğin ölçeklerini ve ekolojik olarak boyutunu anlatan sergi, İstanbul'un gökyüzünü fotogrametri tekniği ile hazırlayan animasyonlar ile tasvir ediyor. Toplumsal bilinci geliştirme açısından son derece önemli olan serginin 18 Ağustos'a kadar devam etmesi planlanıyor.
Olafur Eliasson: Senin Beklenmedik Karşılaşman, İstanbul Modern
Fotoğraf: istanbulmodern.org
7 Haziran-9 Şubat tarihlerinde gerçekleştirilecek olan Senin Beklenmedik Karşılaşman sergisi, Olafur Eliasson’un Türkiye'deki ilk kişisel sergisi olarak biliniyor. Sergi, Eliasson'un farklı araştırma alanlarına odaklanırken sanatçının renk, algı, hareket ve geometriye duyduğu ilgiyi de yansıtıyor. Sanatçının kişisel yolculuğuna dair izler barındıran sergi, Boğaziçi'ndeki konumundan yola çıkarak denizcilik kavramlarıyla derinlik kazanıyor. Mekana özgü çalışmalar ve yerleştirmeler, iç ve dış mekanda arasındaki sınırları geçirgen kılarak Boğaziçi ile muhteşem bir etkileşim kuruyor.